Çocuk Haçlı Seferi

Tanım

Mark Cartwright
tarafından yazıldı, Burak Yildiz tarafından çevrildi
04 Eylül 2018 tarihinde yayınlandı 04 Eylül 2018
Diğer dillerde mevcut: İngilizce, Fransızca, Portekizce
Bu makaleyi sesli dinle
X
Makaleyi Yazdır
Children's Crusade (by The Metropolitan Museum of Art, Copyright)
Çocuk Haçlı Seferi
The Metropolitan Museum of Art (Copyright)

M.S. 1212 yılında düzenlenen sözüm ona "Çocuk Haçlı Seferi", profesyonel donanımlı Haçlı ordularının uğradığı başarısızlığı gidermek ve Kudüs'ü Hristiyan âlemi adına ele geçirmek şeklindeki umutsuzca iyimser/optimist bir hedef doğrultusunda belki de 20.000 çocuk, genç ve yetişkinden oluşan iki farklı orduyu bir araya getiren Cloyes'li Étienne adındaki Fransız bir genç ile Köln'lü Nicholas adındaki Alman bir çocuğun önderliğinde başlatılan yaygın ve ikili bir dini hareket olmuştur. Güya Haçlı orduları Avrupa'yı boydan boya kat ederek İtalya'nın Cenova kentine ulaşmışlardı ama Doğu Akdeniz'e (Levant) gitmek üzere gerekli masrafları karşılayacak yeterli miktarda kaynakları yoktu. Efsaneye bakılırsa, katılımcıların bir kısmı evlerine dönerken, büyük bir kısmı da köleliğe satılmıştı. Anlatılanlara dayanarak bazı katılımcıların doğrudan memleketlerine döndüğü, büyük bir kısmının ise köleliğe satıldığı söylenmektedir. Çocuk Haçlı Seferi'nin bu kafaları iyice allak bullak eden tarihsel serüveni nasıl cereyan etmiş olursa olsun, söz konusu yaşanan hadiseler, Haçlı Seferi ya da Haçlı Akınları (yaklaşık M.S. 1095-1291) hareketlerine halk arasında yoğun bir sempati duyulduğunu ve Orta Çağ'da Kutsal Topraklar'da bulunan Hristiyanları ve onların kutsal mekânlarını savunmak maksadıyla kendilerini Mesih'e olan sevgiden sebat edenlerin yalnız soylular ve şövalyeler olmadığını gözler önüne sermektedir.

Hedef Kutsal Topraklar: Kudüs

Müslüman Mısır ve Suriye Sultanı Selahaddin Eyyub (hükümdarlık dönemi M.S. 1174-1193), M.S. 1187 yılında Kudüs'ü (Yeruşalim) fethettiğinde tüm Hristiyan âlemini derinden sarsmıştı. Üçüncü Haçlı Seferi'nin (M.S. 1187-1192) Kudüs'e yaklaşma fırsatını bile yakalayamamasına ve bunun yerine Kostantiniyye veya Konstantinopolis'e (günümüz adıyla ''İstanbul'') karşı hücuma kalkışan Dördüncü Haçlı Seferi'nin (M.S. 1202-1204) durumu daha da vahim hâle getirse de, Batı'da Kutsal Topraklar'a gitmeye ve Kudüs'ü geri alma görevine omuz vermeye can atan pek çok sayıda Hristiyan hâlâ bulunmaktaydı. Belki de halkın sıradan kesimi arasında da, kendilerinden istenilen onca vergiye ve Haçlı ordularına defalarca tedarik edilen erzak ve malzeme konusunda gösterilen fedakârlıklara rağmen, Kutsal Kent'i yeniden elde etme hedefine hâlâ ulaşılamamış olmasından ötürü duyulan bir hüsran hâkimdi. M.S. 1212 yılında, sonradan efsanevi bir statü elde eden enteresan bir oluşum patlak verdi. Binlerce çocuğun oluşturduğu bir "ordu" kuruldu ve bu çocukların Müslüman kâfirleri yenilgiye uğratmada büyüklerden çok daha iyisini yapabilecekleri inancıyla Orta Doğu'ya doğru harekete geçtiler.

Etienne & Nicholas

M.S. 1212 yılının baharında, dönemin Fransa'sının Vendôme bölgesinde bir grup genç, kendilerini Kudüs'ü yeniden ele geçirmek uğruna harekete geçmeye ve Müslümanlarla mücadele etmeye yönelten görüler yaşadıklarını öne sürdüler. Bu grubun lideri bir çoban olan tanrısal bir görü gördüğünü ileri süren 12 yaşında bir çocuk Cloyes'li Etienne adında biriydi. Anlatılanlara göre, Etienne bir gün sürüsüne göz kulak olurken mucizevî bir surette İsa Mesih'in elinden bir mektup aldığı iddiasıyla dönemin Fransa Kralı II. Philippe'e (hükümdarlık dönemi M.S. 1180-1223) müracaat etmişti. Bu mektupta Etienne'a öne çıkıp Haçlı Seferi'ni tebliğ etmesi/yayması talimatı verilmekte ve nereye giderse gitsin kendisine taraftar bulması istenmekteydi. Ne var ki kral bu iddialara ve Etienne'a kulak asmadı, yine de yılmayan çocuk bölgede duyuru turlarına çıkıp gittiği yerlerde çoğunluğunu çocukların oluşturduğu hatırı sayılır sayıda taraftar toplamaya başladı.

BU, GENELLİKLE DOĞRUDAN HAÇLI SEFERLERİ İLE BAĞLANTISI OLMAYAN İNSANLARIN DÂHİL OLDUĞU ÖNEMLİ BİR HAREKET OLMUŞTUR.

M.S. 1212 yılında da gençlerden oluşan gruplar Almanya'nın Köln bölgesinde toplandı. Tıpkı Kuzey Fransa'da görüldüğü üzere, Alçak Ülkeler (Belçika, Lüksemburg ve Hollanda'yı kapsayan coğrafi bölge) ve Renanya (Rhineland) da Kilise'nin resmî Haçlı Seferleri'ne taraftar toplamak amacıyla büyük bir tutkuyla tebliğ faaliyetlerini sürdürdüğü bölgelerdi. Dönemin Almanya'sında, Köln (eski adıyla ''Kolonya'') kentinde genç bir lider doğdu: Adı Nicholas idi. Sözü edilen bu delikanlı, yanında bir tau haçı (T harfine benzeyen) taşımaktaydı. Bu konuda kafası son derece karışmış, birbiriyle örtüşmeyen ve tutarsız olan Orta Çağ kaynakları, Fransız grubun mu Almanları etkilediğini yoksa tam aksinin mi söz konusu olduğunu ya da her birinin diğerinden tamamen bağımsız olup olmadığını net bir bakış açısıyla ifade etmemektedir.

Seferberlik

Orta Çağ kayıtlarında yer alan bilgilerin oldukça karmakarışık olması ve sefebere katılanlara yönelik kullanılan Latin dilinde "pueri" teriminin hem çocukları, hem ergenleri hem de yetişkinleri kapsayabilmesi nedeniyle, mevzu bahis olan bu kitlesel Haçlı Seferi Hareketi'nin tamamen çocuklardan oluşup oluşmadığına dair muhtelif görüş ayrılıkları bulunmaktadır. Nitekim kimi Norman ve Alp rahipleri bu durumda pueri'nin içinde ergenlerin ve ihtiyarların da yer aldığını kaydetmiştir. Buna rağmen bu hareket önemli bir etkiye sahipti, zira bu, doğrudan genellikle Haçlı Seferleri ile bağlantısı olmayan insanların dâhil olduğu önemli bir hareket olma özelliğini taşımıştır. Bu hususa değinen tarihçi C. Tyerman'ın da belirttiği üzere,

Yapılan anlatımlar, katılanların alışılagelmiş toplumsal erk hiyerarşilerinin dışından geldiğini göstermekteydi: Bu katılanlar arasında gençler, kızlar, bekârlar, hatta kimi zaman evlenip boşanmışlar bile yer almaktaydı. Öte yandan bu insanlar arasında çobanlar, çiftçiler, at arabacıları, ziraat işçileri ve kırsal kesimde yaşayan zanaatkârlar da bulunmaktaydı ve ne toprağa ne de topluma bağlıydılar, yani köklerinden kopuk ve göçebe durumdaydılar. Din adamı (ruhbanlık) karşıtlığının belirtileriyle din adamı liderliğinin olmayışı söz konusu toplumsal dışlanmışlık duygusunu daha da pekiştirmişti. (609)

Bir haçlı seferi genellikle hükümdarları, soyluları ve profesyonel şövalyeleri Hristiyanlık uğruna silahlanmaya çağıran Papa önderliğinde düzenlenirdi. Avrupa çapında böylesine büyük bir askeri seferberlik gerektirecek araçlara, becerilere ya da disipline sahip olmadıkları gerekçesiyle halk genellikle sefere katılmaya cesaret edemezdi. Bilindiği üzere "Çocuk Haçlı Seferi" kesinlikle Kilise onayıyla düzenlenen gayri resmî bir Haçlı Seferi değildi.

Children's Crusade, 1212 CE
Çocuk Haçlı Seferi, M.S. 1212
Gustave Doré (Public Domain)

Tahminlere dayanarak 20.000 "çocuğun" kendilerini Kutsal Topraklar'a götürebilecek gemileri bulabilmek umuduyla İtalya'nın Cenova limanına ulaşmak hedefiyle hareket ettiği ve Almanya ile Fransa'yı ya birbirinden bağımsız olarak ya da bir noktada güçlerini birleştirerek (Orta Çağ kaynaklarında her iki yoruma da açıklık getirilmektedir) boydan boya geçtiği söylenmektedir. Kimi gruplar ise daha güneye, Pisa'ya, Güney Fransa'daki Marsilya'ya ve hatta İtalya'nın güneyindeki Brindisi'ye ulaşmış olmalıdır.

BU EFSANENİN FARKLI ANLATIMLARINDA ÇOCUKLARIN İYİMSERLİKLE AKDENİZ'İN, TIPKI MUSA'NIN KIZILDENİZ'İ GEÇMESİ MİSALİ, MUCİZEVÎ BİR ANDA denİzİn YARILIP DOĞU AKDENİZ'E (LEVANT) ULAŞMALARINA İMKÂN VERMESİNİ BEKLEDİKLERİ ANLATILMAKTADIR.

Maalesef, her gittikleri yerlerde tamamen hayırseverlere bel bağlayan yolcuların pek çoğu açlıktan İtalyan Alplerini aşarken hayatlarını kaybederler ve geriye kalanlar Cenova'ya vardıklarında geçiş masraflarını karşılayabilecek paraları olmadığından, herhangi bir askeri teçhizat ya da eğitimden mahrum olan Cenovalılar onlara yardım etmeyi reddederler. Bu efsanenin farklı anlatımlarında çocukların iyimserlikle Akdeniz'in, tıpkı Musa'nın Kızıldeniz'i geçmesi misali, denizin mucizevî bir anda yarılıp Doğu Akdeniz'e (Levant) ulaşmalarına imkân vermesini bekledikleri anlatılmaktadır.

Ne mucizeden ne de Cenovalıların sunduğu somut maddi yardım teklifinden bir sonuç alınamayınca, çocukların bir kısmı, neredeyse mutlak surette ufak bir azınlık, yürüyerek ülkelerine dönmüşlerdir. Geriye kalanlara gerçekte ne olduğu, daha sonraları Orta Çağ yazarları ve ahlak uzmanlarınca yazılan çeşitli efsaneler arasında kaybolup gitmiştir. Birtakım kaynaklara bakılırsa, çocuklardan pek çoğu İtalya'nın Sardinya Adası'na, Mısır'a ve hatta Bağdat'a gönderilmiş ve o yerlerde kölelik karşılığında satılmıştır. Ne var ki, yaşanan olayların anlatıldığı şekliyle gerçek olayların pek bir ilgisi olmayıp, daha ziyade Kilise'nin yaşananları bir ahlâk meselesi şeklinde değerlendirme isteğinden kaynaklandığı düşünülmektedir; zira bu, başkalarına yalnızca papalık otoritesinin hâkim olduğu Haçlı Seferleri'nin muhtemel başarıya ulaşabileceğine dair çarpıcı bir ikaz niteliği taşımaktadır. Geçimlerini sağlayabilecek imkânları olmayan ve Kutsal Topraklar'a ulaşmayı başardıkları takdirde herhangi bir fayda elde edebilecek askerî eğitim ve silahtan yoksun bir avuç gezgin dilencinin kimseye hiçbir hayrı dokunamayacaktır.

Seferlerin Sonrası

Bu denli ses getiren benzer nitelikte başkaca Haçlı girişimleri de ortaya çıkacaktır; bilhassa M.S. 1251 ve 1320 yıllarında vuku bulan ''Çoban Haçlı Seferleri'', tıpkı çocukların yaptığı fantezi hareketleri misali, hiçbir zaman Avrupa kıyılarından öteye geçmeyi başaramamıştır. Bilhassa Kutsal Toprakla'ra daha uzun ve meşakkatli kara yolu üzerinden ulaşmak yerine gemilerle seyahat etmek artık bir norm (kural veya standant) hâline geldiğinde, Birinci Haçlı Seferi'nin (M.S. 1095-1102) o çalkantılı geçen ilk günlerinden farklı olarak, Haçlı Seferleri tamamıyla kurumsal bir yapıya bürünmüştür. Bu seferin hemen akabinde, Müslümanların elinde bulunan Kuzey Afrika ve Mısır'daki kentlere saldırılar düzenleyen Beşinci Haçlı Seferi (M.S. 1217-1221) ve Kudüs'ün kontrolünü Selahaddin'in yeğeninden devralan Kutsal Roma İmparatoru II. Frederick yönetimindeki Altıncı Haçlı Seferi (M.S. 1228-1229) düzenlenmiştir. İşin tuhaf yanı, bir Alp manastırında anlatılan bir geleneğe göre, Köln'lü Nicholas taraftarları için gerekli gemileri bulamayınca soluğu orada almış ve sonunda resmî bir Haçlı Seferine katılarak kıyısı Nil Nehri üzerinde yer alan Mısır'da bir Akdeniz limanı olan Dimyat kentinde Müslümanlarla mücadele etmiştir.

Çevirmen Hakkında

Burak Yildiz
1994 yılında Türkiye'nin güneydoğusunda, Diyarbakır'da doğdum. İstanbul'da yaşıyorum. Mütercim Tercümanlık (İngilizce) mezunuyum. TEDx platformunda 2021 yılından beri Gönüllü Çevirmenlik yapıyorum. Liseden itibaren tarihe çok ilgim var.

Yazar Hakkında

Mark Cartwright
Mark, tam zamanlı yazar, araştırmacı, tarihçi ve editördür. Özel ilgi alanları arasında sanat, mimari ve tüm medeniyetlerin paylaştığı fikirleri keşfetmek yer almaktadır. Siyaset Felsefesi alanında yüksek lisans derecesine sahiptir ve WHE Yayın Direktörüdür.

Bu Çalışmayı Alıntıla

APA Style

Cartwright, M. (2018, Eylül 04). Çocuk Haçlı Seferi [Children's Crusade]. (B. Yildiz, Çevirmen). World History Encyclopedia. alınmıştır https://www.worldhistory.org/trans/tr/1-17141/cocuk-hacli-seferi/

Chicago Formatı

Cartwright, Mark. "Çocuk Haçlı Seferi." tarafından çevrildi Burak Yildiz. World History Encyclopedia. Son güncelleme Eylül 04, 2018. https://www.worldhistory.org/trans/tr/1-17141/cocuk-hacli-seferi/.

MLA Formatı

Cartwright, Mark. "Çocuk Haçlı Seferi." tarafından çevrildi Burak Yildiz. World History Encyclopedia. World History Encyclopedia, 04 Eyl 2018. İnternet. 20 Kas 2024.