Boudicca, MS 60-61 yıllarında Roma'ya karşı yapılan başkaldırının önderliğini yapmış ve Britanya'nın günümüzdeki Doğu Anglia bölgesinde yaşamış Iceni kabilesinin Kelt kraliçesidir. Iceni Kabilesi Kralı Prasutagus, Roma'nın bağımsız bir müttefiki olarak eyaletinin velayetini kendi kızları ve Roma imparatoru Nero arasında paylaştırmıştır. Prasutagus öldüğünde kendi toprakları Roma tarafından alınmış ve Iceni kabilesi Roma'nın müttefiki olma statüsünü kaybetmiştir.
Kralın karısı olan Boudicca bu duruma seyirci kalmayınca şiddete maruz kalmış ve iki kızı tecavüze uğramıştır. Bunun üzerine Antik Roma kentleri olan Camulodunum, Londinium ve Verulamium'da ayaklanma başlatmış ve 80 binin üzerinde Roma vatandaşı olan Britanyalı ölmüştür. Romalı eyalet valisi Gaius Suetonius Paulinus'un makul savaş alanı tercihi sayesinde Watling Sokağı Savaşı'nda Boudicca'nın ordusunun savaş arabaları, hayvanları ve aileleri ile çevrili olan kaçış güzergâhı kesilmiş ve Boudicca yenilmiştir. Söylenene göre Boudicca savaşı kaybettikten sonra kendini zehirleyerek intihar etmiştir.
Kaynaklar
Boudicca'nın ayaklanmasının hikâyesinin öncül kaynakları Publius Cornelius Tacitus (MS 56-117) ve Cassius Dio (MS 150-235)'dur. Bu iki tarihçi ayaklanmanın hikayesini farklı şekilde ele almıştır. Tacitus'un iddiasına göre ayaklanmanın sebebi Kral Prasutagus'un ölümünün ardından Iceni kabilesinin maruz kaldığı muamele iken Dio bunu borç üzerinden çıkan bir tartışmaya bağlamıştır.
Bu versiyonlarda önemli bir farklılık olarak göze çarpan diğer şey ise Dio, Boudicca'nın şiddete maruz kaldığına ve kızlarının tecavüze uğradığına dair herhangi bir bilgi vermemiş, Boudicca'nın zehirlenerek değil savaş sırasında yaralanarak öldüğünü iddia etmiştir. Tacitus'un versiyonu ise genellikle daha gerçekçi olduğu için kabul görmektedir. Çünkü Britanya'nın eyalet valisi olan kayınpederi Gnaeus Julius Agricola (MS 40-93) bölgenin başarılı bir şekilde işgal edilmesinin baş sorumlusu olarak Tacitus'un birincil bilgi kaynağıydı. Şüphesiz Boudicca'nın ayaklanmasının bastırılmasında yer alan Agricola, MS 61 yılında genç bir asker olarak Suetonius'a hizmet ediyordu.
Boudicca'nın İsyanının Sonuçları
Tacitus kendi yıllıklarında ayaklanmanın başlangıcını şu şekilde açıklamıştır:
Iceni Kabilesi kralı Prasutagus bolluk içinde uzun bir yaşam sürdükten sonra imparator Nero'yu kendi kızları ile birlikte tahtın varisi yapmıştır. Prasutagus bu teslimiyetçi tutumu ile krallığını devamlı kılmak ve halkını saldırılardan korumayı ümit etmişti. Fakat ölümünün ardından bu tersine dönmüş; krallığı ve hanesi adeta bir savaş ganimeti olarak Roma'nın memurundan kölesine kadar herkes tarafından yağmalanmıştır. En başta da dul Boudicca şiddete maruz kalmış ve kızları tecavüze uğramıştır. Iceni kabilesinin şefleri sanki tüm ülke Romalılara verilmişçesine kendi ata topraklarından mahrum bırakılmıştır. Kralın kendi akrabaları da köle muamelesi görmüştür. Yine de aşağılanan Iceni kabilesi daha kötüsünden korkmuş, öyle ki küçülerek taşra hâline gelmiştir. Bu yüzden de ayaklanmışlardır.
(Lewis, 197)
Tarihçi Miranda Aldhouse-Green, MS 47 yılında Prasutagus'un kabile şefliğine yükselmesi sonucunda çıkan Iceni ayaklanmasını en eski ayaklanma olarak addetmiştir. Başarısız olan bu ayaklanmada Prasutagus'un nasıl bir rol aldığı tam olarak belli değilse de Romalıların onu Iceni ve Roma arasında barışı koruyan bir lider olarak gördüğü bir gerçektir.
Aldhouse-Green ayrıca kraliçenin Roma'ya karşı olan düşmanlığında Prasutagus'un kendi topraklarını kızları ve Roma arasında bölüştürdüğü ve Boudicca'yı dâhil etmediği vasiyetin önemine değinmiştir. Tartışmalı olsa da kraliçeyi vasiyetin dışında bırakarak Prasutagus, kızlarının kendisinin işbirlikçi tutumunu devam ettireceğini umduğu düşünülmektedir. Ölümünün ardından da Iceni kabilesinin Roma'ya karşı sahip olduğu tüm barışçıl umutlar değerini yitirmiştir.
Boudicca'nın Savaşı
Boudicca'nın ilk saldırısı halkını kılıçtan geçirdiği ve yerleşimi yerle bir ettiği Camulodunum (bugünkü Colchester) şehrine oldu. Eyalet valisi Suetonius, Mona Adası'ndaki isyanı bastırmakla meşguldü ve bu yüzden Roma vatandaşları imparator vekili Catus Decianus'u çağırdı. O da şehrin defansının zayıflığını gözler önüne seren 200 kişiden oluşan hafif silahlı bir güç gönderdi. Rufus önderliğindeki Dokuzuncu Roma Bölüğü yerleşime yardım etmek için yola çıktı ama şehir çoktan bozguna uğratılmış ve askerler Britanya güçleri tarafından yok edilmişti. Tacitus, isyan esnasında Britanyalıların ahlaksızlığı için Catus Decianus'u örnek göstererek insanların hırsına ve açgözlülüğüne gönderme yapmaktadır.
Suetonius, Mona adasından döndükten sonra Londinium'a (günümüz Londra'sına) doğru yola çıkmıştı. Ancak Boudicca'nın güçleri kendisininkinden sayıca çok fazla olduğu için zekice bir hamle ile şehri kaderine terk etmiş ve savaşta daha avantajlı olmak adına bir savaş alanı aramıştır. Boudicca'nın ordusu da Londinium'u yağmalamış ve geçmişte olduğu gibi halkı kılıçtan geçirmiştir.
Suetonius, şehrin insanlarına kendi ordusuyla güvenli bir şekilde geçmelerini teklif etmiş ve öyle görünüyor ki birçoğu bunu kabul etmişti. Buna karşın Tacitus'a göre:
“Fakat aralarında kadın, yaşlı veya yaşadıkları yere bağlı oldukları için şehirde kalanlar düşman tarafından katledilmişti. Verulamium şehri de aynı kaderi yaşamıştı.”
Watling Caddesi Savaşı
Britanyalılar Verulamium'u (bugünkü St. Albans) yıkarken Suetonius ağaçların arkasına saklanmayı tercih etmişti. Önünde tuzaklarla çevrili olmayan açık bir ülke dışında başka bir düşman olamazdı. Britanyalılar eşi görülmemiş bir orduyla savaş alanına gelmişti. O kadar kendilerinden eminlerdi ki, zaferlerini görmeleri için beraberlerinde getirdikleri eşleri savaş alanının köşesindeki at arabalarında yerlerini almıştı.
Söylenene göre iki lider de kendi adamlarını cesaretlendirdi ve onlara ilham oldu. Sonrasında Suetonius savaş için işaretini verdi ve askerleri mızraklarını ileri doğru fırlattı. Boudicca'nın sayıca üstün olan askerlerinin ise Suetonius'un belirlediği kuzey kısmında hiç avantajı yoktu. Gerçek şu ki, bu işe yaramış ve Boudicca'nın askerlerini kolay bir hedef hâline getirmişti.
Britanyalılar mızrak saldırısından önce geri çekildiler ve hızlıca kama düzenine geçtiler. Suetonius kendi destek kuvvetlerini sonra da atlı süvarilerini çağırdı ve Britanyalılar savaş alanından kaçtılar. Öncesinde onların kaçışlarını engellemek için arkalarına yük arabaları yerleştirilmişti ve yol, katliam alanına dönüştü.
Tacitus'un yazdığına göre:
Kaçış yollarını yük arabaları ile kapatmalarından dolayı Britanyalılar zor da olsa kaçmayı başarmışlardı. Romalılar kadın erkek ayırmamış, yük hayvanlarını da silahlarla sersemleterek öldürmüşlerdi.
Görünüşe göre Boudicca ve kızları kaçışlarını ayarlamıştı ama bir müddet sonra kaçarken yakalanmamak için kendilerini zehirlemişlerdi.
Savaş alanının neresi olduğu bilinmese de Watling Caddesi Savaşı'nın Kralın Yolu, Londra'dan Stowe Kilisesi'ne ve Northamptonshire'ı içine alan bölgede yapıldığına dair atıf yapılmıştır. Boudicca'nın yenilmesinin ardından Suetonius, yerini Roma'nın sınırlarını genişletmek için bölgenin güneyini kontrol altına alan Publius Petronius Turpilianus'a bırakana kadar Britanya'nın yerli halkını zorlayan yasalar hazırlamıştı.
Boudicca'nın isyanını takip eden yıllar içinde daha küçük ayaklanmalar yaşanmış olsa da hiçbiri ne maddi ne manevi açıdan aynı itibarı görmemişti. Romalılar, MS 410 yılında bölgeyi terk edene dek çok ciddi bir sorun olmadığı sürece Britanya'yı ellerinde tutmaya devam etmişti. Boudicca, savaşı ve amacını yitirmiş olsa bile günümüze dek ulusal bir kahraman olarak anılmış, insanın özgürlük ve adalet için duyduğu arzunun dünya çapında bir sembolü hâline gelmiştir.