Şehname

10 günler kaldı

Tarih Eğitimine Yatırım Yapın

Hayır kurumumuz Dünya Tarih Vakfı'nı destekleyerek tarih eğitiminin geleceğine yatırım yapıyorsunuz. Bağışınız, gelecek nesilleri çevrelerindeki dünyayı anlamak için ihtiyaç duydukları bilgi ve becerilerle güçlendirmemize yardımcı olur. Yeni yıla daha güvenilir tarihsel bilgileri herkes için ücretsiz olarak yayınlamaya hazır bir şekilde başlamamıza yardımcı olun.
$3081 / $10000

Tanım

Joshua J. Mark
tarafından yazıldı, Batuhan Aksu tarafından çevrildi
22 Mayıs 2020 tarihinde yayınlandı 22 Mayıs 2020
Diğer dillerde mevcut: İngilizce, Farsça, İspanyolca
Bu makaleyi sesli dinle
X
Makaleyi Yazdır
Shahnameh (by Metropolitan Museum of Art, Copyright)
Şehname
Metropolitan Museum of Art (Copyright)

Şehname ("Hükümdarlar Kitabı", 977-1010 arasında kaleme alınmıştır), Antik Pers'in mitlerini, efsanelerini, tarihini, dilini ve kültürünü korumak için şair Ebu'l-Kasım Firdevsi (940-1020) tarafından yazılmış bir ortaçağ destanıdır. 50.000 kafiyeli beyti, 62 hikaye ve 990 bölüm uzunluğuyla dünya edebiyatında tek yazarlı en uzun eserdir.

Kitap, Pers miti, efsanesi ve tarihindeki en meşhur hikayelerden bazılarını anlatır. Eserin hazırlanması evvela, Fars edebiyatının gelişmesini teşvik eden Samani Hanedanlığı'ndan (819-999) I. Mansur (961-976) tarafından vazifelendirildi ve vefat eden şair Dakiki (935-977) tarafından başlatıldı. Başlangıcını yazdıktan sonra Dakiki'nin vefatı üzerine, buna daha az hevesli olan ancak yine de mevzuya ilgi duyduğunu dile getiren Gazneli Hanedanlığı (977-1186) zamanında Firdevsi tarafından tamamlandı.

Eser, kainatın yaratılışından, antik çağın son büyük Pers İmparatorluğu olan Sasani İmparatorluğu'nu (224-651) deviren 651'deki Müslüman Arap fethine kadar bütün kadim Pers tarihini içine alır. Fetih, Antik Pers kültürünü harap etmişti ve Emeviler (651-750) altında tamamen yok olma tehdiyle karşı karşıyaydı, ancak Abbasiler (750-1258) Emevileri devirdiğinde, Pers kültürüne yeniden değer verilerek Fars edebiyatı ve sanatının gelişmesi teşvik edildi.

ŞEHNAME, FARS LİSANINI, EDEBİYATINI VE KÜLTÜRÜNÜ KORUMASIYLA KABUL EDİLMİŞTİR VE İRAN'IN MİLLİ DESTANIDIR.

Firdevsi, Pers geçmişine olan ilgiyi, hem maziyi şereflendirecek hem de neredeyse İran'ın fethinden sonra yazıldığı için geçmişin kaybolmasına mani olacak bir eser kurmak için ele geçirdi. Firdevsi, bittiğinde kendisine iyi bir meblağ ödeneceği anlayışıyla kendini bu işe adasa da, muhtemelen, kendisi gittikten sonra da görülüp takdir edilecek olan Fars tarihinin canlı bir manzarasını inşa etmek için, eserini herhangi bir himaye olmaksızın kendi başına yazacaktı.

Şair, modern çağda Fars lisanı, edebiyatını ve kültürünü muhafazasıyla tanınan, İran'ın milli destanı olan eseriyle okuyucuya sonsuza dek yaşayacağını cesurca söylediğinde, motivasyonunu eserin kendisinde açıkça ortaya koymaktadır. Ve Şehname, devamlı olarak dünya edebiyatının en büyük eserleri arasında yer almaktadır.

Fetih ve Canlanma

İlk monarkı I. Ardeşir (MS 224-240) ile başlayan Sasani İmparatorluğu, mukaddes metinleri, tefsirlerini ve diğer eserleri yazılı hale getirerek Pers sözlü ananesinin korunması için çalıştı. Daha önceki Ahameniş İmparatorluğu'nda (MÖ 550-330) var olan her türlü literatür, Büyük İskender'in fethi sırasında kaybolmuştu ve Part İmparatorluğu (MÖ 247 - MS 224), sadece şifahi olarak var olan Zerdüşt kutsal yazılarını muhafaza etmek için bir yazı geliştirmişti. Sasaniler Part inisiyatifini daha da ileri götürdü ve yazılı Fars edebiyatını yarattılar.

651'de, Sasani İmparatorluğu, daha sonra din ve kültürlerini fethedilenlere empoze eden Müslüman Arapların eline geçti. Kitapların bulunduğu kütüphaneler, mabetlerle sair depolar yakıldı ve Pers kültürü bastırıldı. Emevi Hanedanı, Pers müttefiklerinin de yardımıyla Abbasiler tarafından devrilene kadar bu zulmü sürdürdü. Abbasi Hanedanı, Fars kültürünün kıymetini kabul etti ve bilhassa Abbasilerin izniyle hüküm süren Samani Hanedanlığı döneminde bu kültürün dile gelmesini teşvik etti.

Battle of Al-Qadisiyya
Kadisiye Muharebesi
British Library (Public Domain)

Samanoğulları devrinde, Pers edebiyatının gelişmesi, hükümdarların himayesiyle teşvik edildi. Rudeki (859-940) gibi saray şairleri, eserlerinin karşılığını fazlasıyla aldı. Saray şairi, kralın danışmanı, arkadaşı, eğlendiricisi ve vakanüvisiydi ve ya vaziyetten ilham aldıklarını (bir ağıt yahut da tebrik mısrası gibi) yahut da kral tarafından hususi olarak vaziflendirilenleri yazdı. Fars edebiyatına olan alaka, Mansur'u saray şairi Dakiki'yi, Hudaynâme (Sasani devrinde yazılmış) olarak bilinen daha evvelki poetik esere ve nesir bir eser olan Ebu Mansur'un Hükümdarları Kitabı (aristokrat Ebu Mansur Muhammed tarafından vazifelendirilmişti, ö. 987)'na dayanarak Şehname'yi başlatmaya teşvik etti. Dakiki, kölesi tarafından katledildiğinde 1000 mısra kaleme almıştı ve proje elbette durduruldu.

Firdevsi ve Şehname

Firdevsi bir saray şairi değildi lakin I. Mansur'u Dakiki'nin çalışmasını bitirme vazifesini ona vermeye teşvik etmiş olabilecek nüfuzlu Ebu Mansur'un bir arkadaşıydı. Mansur, eser ilerledikçe Firdevsi'ye yazdığı her beyit için bir altın ödemeyi kabul etti, ancak Firdevsi, muhtemelen bu sırada eserinin çok da uzun sürmeyeceğini düşünüp, şiir tamamlandığında toplu bir miktar ödenmesini istedi. Şehname'yi yazması yaklaşık 30 yıl alacak, eseri bittiği zaman I. Mansur ve Samaniler artık iktidarda olmayacak ve Firdevsi paranın ödenmesi için, Gazneli Hanedanı'ndan Sultan Gazneli Mahmud'un (999-1030) himayesini talep etmek mecburiyetinde kalacaktı. Gazneliler, Pers kültürüne karşı Samanilerin sahip olduğu alaka ve beğeniye sahip değillerdi. Buna rağmen Mahmud, Firdevsi'nin ricasını kabul etti ve şair vazifesine devam etti.

Ferdowsi
Firdevsi
gzlkj (CC BY-NC)

Firdevsi'nin hayatına dair onun bir Şii Müslüman olması, toprak sahibi olan üst sınıfın bir mensubu olması (Avrupa'da bir feodal bey misali), Tus (Tusi) şehrinden gelmesi, zengin ve nüfuzlu arkadaşları olması, evli ve iki çocuğu (kendisinden önceki bir oğlu ve bir kızı) olması ve hayatını işine adaması hariç çok az şey bilinir. Firdevsi, eserini bitirdiğinde ücretini istedi, ancak şair Nizami-i Aruzi'ye göre (1110-1161 arası yazmıştır), parayı teslim etmekle vazifelendirilen ulak, Firdevsi'yi bir Şii olarak hor gören Sünni bir Müslümandı. Ulak, altınları gümüşlerle değiştirdi ve bir hamamda Firdevsi'ye teslim etti (bu hikayenin başka bir versiyonunda altını gümüşle değiştiren aynı sebeple Mahmud'un bizatihi kendisidir) bu şairi çok şaşırtmış ve hayal kırıklığına uğratmıştır.

Firdevsi o kadar hakarete uğramıştı ki, yakındaki bir tezgahtan kendisine bir bira aldıktan sonra, parayı biracı ile hamacı arasında paylaştırdı ve sonra Mahmud'un bu vakadan hoşlanmayacağından korkarak bölgeden kaçtı. Velinimeti Ebu Mansur bu esnada vefat etmişti lakin Firdevsi'nin kendi anlatımına göre, Ebu Mansur'un oğlu Mansur Tusi ona maddi yardımda bulunmaya devam etti. Buna rağmen, Firdevsi, kendisine vaat edileni almadığından ve zenginlerin kabiliyetini methetmesine rağmen, bunun karşılığında ona hiçbir şey vermemelerinden acı bir şekilde şikayet eder.

FİRDEVSİ ESERDE HİÇBİR ZAMAN UZAKTAN ÜÇÜNCÜ ŞAHIS ANLATICI DEĞİLDİR, BİR HİKÂYENİN Ahlâkİ MESAJINI Açıklığa kavuşturmak İÇİN PERİYODİK OLARAK KENDİSİNİ ESERE İLAVE EDER.

Firdevsi nihayet memleketi Tus'a döndü ve büyük ihtimalle ailesinin mülklerinden elde edilen gelirle geçiniyordu, mamafih bu bir faraziyedir, zira kesin olarak bilinen tek şey bir meyve bahçesi olduğu; başka topraklardan bahsedilmemesidir. Sonunda Mahmud, şaire hakiki miktarı gönderdi ama efsaneye göre altını getiren kervan, Firdevsi'nin cenaze maiyeti dışarı çıkarken Tus kapılarına girdi. Firdevsi'nin kızı parayı reddetti ve para şehir civarındaki bir kervansaray inşaatına yönlendirildi.

Nizami, Firdevsi'nin mezarını ziyaret ettiği ve şair hakkında vefatından 100 sene sonra malumat topladığı için bu kayıt efsanevi kabul edilir. Öyle olsa dahi, hadiselerin bu versiyonu Firdevsi'nin Şehname boyunca kendi yorumları tarafından teklif edilebilir. Firdevsi eserde katiyen mesafeli üçüncü şahıs anlatıcı değildir, lakin periyodik olarak bir hikayenin ahlaki mesajını açıklamak, bir karakterin sıkıntısına veya vefatına yas tutmak, tavsiyelerde bulunmak ve birkaç pasajda hayatı ve o anda nasıl hissettiği hakkında konuşmak için kendini ilave eder. Bu şahsi pasajlarda, sıhhatinin bozulduğu ve kendisini terk edilmiş ve kötü kullanılmış hissettiği açıktır, ama bu his, onu bu eseri bitirmekten caydırmak için hiçbir şeydi.

Yapıyı ve Dini Tesirleri Gözden Geçirme

Şehname, ifade edildiği üzere, kainatın başlangıcından Sasani İmparatorluğu'nun çöküşüne ve Müslüman Araplara kadar eski İran tarihinin hikayesini anlatır. Bilgin Homa Katouzian, eserin yapısı hakkında şunları söylemektedir:

Şehname, Pişdadiyan, Keyaniyan ve Sasaniyan olmak üzere üç devreden oluşur. İnsan ve Pişdadiyan'ın şafağıyla başlayan ilk devre, saf mitolojidir. Bir sonraki devre, mit ve efsanenin eski bir destan üretmek için birleştiği kahramanlık çağının uzun hikayesi olan İran Keyaniyan Krallığı'nı anlatır. Şehname'nin ilk iki devresi doğu İran'da, üçüncü devre güney ve batıda merkezlenir. Şehname, Arap fethinden evvelki son Pers hanedanı olan Sasani Monarşisi'nin tarihini anlatırken tarihi efsaneyle karıştırır. (19-20)

Pişdadiyan, Keyaniyan ve Sasaniyan isimleri hanedan evlerine atıfta bulunur ve bunların her biri sırasıyla Efsanevi Çağ, Kahramanlık Çağı ve Tarihi Çağ ile alakalı hikayelerin aksiyonlarını bildirir. Firdevsi, kuvvetin kötüye kullanılmasından kaynaklanan meseleleri ve aksine, başkalarının çıkarları istikametinde hareket etmekten kaynaklanan daha büyük iyiliği örnekleyerek monarşi mevzusunu tekrar ederek ele alır. İlk devreden üçüncü devreye kadar, kişinin kendini çok fazla önemsemesi ve başkalarına kötü davranma tehlikesi, bencil olup da hizmet etmesi gereken insanların iyiliğini hiçe sayan fiillerle tanrıların (hükümlerini meşrulaştıran) ilahi lütfunu kaybeden gururlu, adaletsiz hükümdarlar veya asillerin hikayeleriyle vurgulanır.

Persian Hero Garshasp
Fars Kahraman Garşasp
Baloo1000 (Public Domain)

Firdevsi şiire Tanrı'yı metheden bir girizgahla başlar. Şii bir Müslüman olmasına rağmen, burada hangi Tanrı'yı övdüğü belli değildir - İslam'daki Allah mı yoksa eski Pers dini Zerdüştlük'teki Ahura Mazda mı - ama eser boyunca mihver noktası göz önüne alındığında, büyük ihtimalle bu Ahura Mazda'dır. Bilgin Dick Davis şöyle yorumlar:

Firdevsi'nin samimi bir Müslüman olduğuna dair hiçbir şüphe olmamasına rağmen… o şiirinde Kuran/Müslüman kozmolojisinin herhangi bir unsurunu ihtiva etmeye çalışmaz ve girizgahtaki şiirinin malzemesinde bir Kur'an kronolojisi ile efsanevi Farsça kronolojisini entegre etmeye çalışmaz. Benzer malzemelerle uğraşan ve iki kronolojiyi birbirine bağlamaya çalışan diğer yazarların aksine, Firdevsi İslami kozmolojiyi ve kronolojiyi tamamıyla görmezden gelir ve Pers yaratılış mitlerini merkeze yerleştirir. (xix-xx)

Eser ayrıca, bilhassa Sasani zamanında popüler olan ve Zorvanizm olarak bilinen, umumiyetle Zerdüşt sapkınlığı olarak adlandırılan bir inanç sisteminden de faydalanmaktadır. Ananevi Zerdüştlük, rakibi olan Angra Mainyu (Ahriman olarak da bilinir) karşısında yaratılmış bir varlık ile sürekli mücadele eden tek bir yüce Tanrı - Ahura Mazda - olduğuna inanırdı. Bu inanç, kötülüğün kökenine dair hiçbir hüküm sağlamadı, çünkü her şey – kötü Ahriman (Ehrimen) dahil – tamamen iyi olan Ahura Mazda'dan gelmişti.

Zorvanizm bu meseleyi, Ebedi Zaman'ın vücut bulmuş hali olan Zorvan'ı, ikizler Ahura Mazda ve Ehrimen'i doğuran yüce tanrı yaparak çözmüştür. Bununla beraber, 'Zaman'ı yüce ilah olarak belirlemek, hayata kaderci bir bakışı teşvik etti, zira bir tanrının yapabileceği kadar yatıştırıcı bir Zaman yoktu. Şehname'deki birçok hikaye, kahraman ne kadar büyük ve kuvvetli olursa olsun, Zaman'ın harekete geçirdiği kaderden kaçışın olmadığı amansız kadere olan bu inancı aksettirir.

Meşhur Hikayeler

Şiir, dünyanın yaratılması, ilk insanlar ve krallığın tesisiyle başlar. Bu kralların en büyüğü, beşeriyete medeniyet hediyelerini sunan Cemşid'dir (başka bir yerde Yima olarak da geçer). Cemşid bütün büyük zaferleri başarabilir zira fer, ilahlar tarafından verilen ve bir insanı kral yapan ilahi lütuf, ondadır. Ancak Cemşid zamanla kendini lüzumundan fazla yüceltmeye başlar ve kendisi için onu dünyanın üstüne çıkaran büyük bir taht kurar. Cemşid, “nankörlük eder, kibirlenir, Tanrı'nın adını unutur”, üstünlüğüyle övünür ve böylece ilahi lütfu kaybeder (Davis, 7-8). Fer'in kaybı ve Cemşid'in düşüşü, Ehriman'ın kaos ve çöküşü yayma fırsatını açar; babasını öldüren, kötülüğün vücut bulmuş hali olan gaspçı Kral Dahhak (Zahak) şeklinde yapar. Zahhak, Cemşid'i devirir ve nihayetinde kahraman Feridun tarafından devrilen 1000 yıl süren bir tiranlık kurar.

Firdevsi'nin Kahramanlık Çağı'na geçmeden önce tamamen geliştirdiği Mitik Çağ devresinde daha birçok hikaye mevcuttur. Bu devre Şehname'nin en uzun devresidir ve Rüstem (Rostom veya Rüstam olarak da adlandırılır), oğlu Sohrab ve iyi prens Siyavaş gibi en meşhur şahsiyetlerden bazılarını içine alır. Keyani devresi, adını kral veya şef - key - unvanından alır ve bunların en ünlüsü, Turan Krallığı ile devam eden kan davasıyla bu bölümü ifade eden İran'ın meşhur adaletsiz hükümdarı Key Kavus'tur. Prenses Rudabe ve kahraman Zal'den dünyaya gelen Rüstem, İran'ın en mükemmeli olarak karşımıza çıkıyor. Rüstem namağluptur, büyük atı Rakş ile muharebelere ve muhtelif maceralara atlar.

Persian Hero Rustum
İranlı Kahraman Rüstem
Maksim (Public Domain)

Bu maceraların birisinde Rüstem, Turan diyarında prenses Tahmine ile tanışır ve geceyi onunla geçirir. Ertesi sabah ayrılmak zorundadır, ancak Tahmine'ye kol bandını verir ve eğer kız doğurursa saç bandı olarak, erkek ise kolu için vereceğini söyler. Tahmine, yaşı geldiğinde babasının kim olduğunu öğrenmek isteyen Sührab'ı doğurur. Tahmine, Turan kralı Afrasiyab (Efrasiyab) öğrenirse Sührab'ı katledebileceği için babasının adını gizli tuttuğunu söyler; ardından Rüstem'in adını açıklar.

Sührab, İran ile Turan arasındaki savaşı bitirmeye ve aynı zamanda babasını bulmaya yemin eder. Key Kavus'u öldürmek için bir orduyla yola çıkar ve ardından geri dönüp Efrasiyab'ı devirmeyi ve sulhü yeniden tesis etmeyi planlar. Ancak Efrasiyab, Sührab'ın Rüstem'in evladı olduğunu bilir ve ne zaman karşılaşsalar birbirlerini tanımayacaklarından emin olur. Sührab, babası kadar büyük bir savaşçı oldu ve Kavus'un birliklerini, nihayet İran'ın en mükemmel kahramanı ile teke tek dövüşte, onun Rüstem olduğunu bilmeden karşılaşana kadar maharetle yendi. Bir oğlu olduğundan bile habersiz olan Rüstem, Turan'ın en mükemmel kahramanına taarruz eder. Sührab iyi savaşır ama sonunda yere serilir ve yenilir. Ölmek üzereyken Sührab, büyük Rüstem tarafından katledildiğini öğrenir ve ona onun oğlu olduğunu, ancak bütün olup bitenleri kader tayin ettiği için üzülmemesi gerektiğini söyler.

Rüstem ve Sührab'ın hikayesi Şehname'de en çok bilinenler arasındadır, lakin aynı derecede popüler olan bir diğeri, Key Kavus'un oğlu iyi şehzade Siyavuş'ın hikayesidir. Kavus'un eşi Melike Sudabe, Siyavuş'un üvey annesidir ve ona aşık olur. Sudabe, Kavus'u öldürteceğini ve Siyavuş ile beraber hükmedeceğini söyleyerek ona teklifte bulunur. Siyavuş bunu reddeder ve Sudabe onun kendisini Kavus'a ifşa edeceğinden korkar, bundan mütevellit kıyafetlerini yırtıp kendine kan bulaştırdıktan sonra kocasına gider ve Siyavuş'u ona tecavüz etmekle suçlar. Siyavuş masumiyetini iddaa eder ve bu sebeple Kavus ateşle imtihan emrini verir. Siyavuş'a, suçluysa onu yok edecek, masumsa dokunulmadan bırakacak muazzam bir yangının içinden geçmesi emredilir. Siyavuş alevlerin içine atlar ve diğer taraftan yara almadan çıkar. Kavus daha sonra Sudabe'nin idamını emreder ama Siyavuş vasıtasıyla araları düzetir ve Sudabe kurtulur. Siyavuş sonrasında Turan'a gider ve orada evlatları Key Hüsrev'i doğuracak bir melikeyle evlenir ve daha sonra Efrasiyab tarafından haksızca idam edilir.

The Fire Ordeal of Siyavush
Siyavuş'un Ateşle İmtihanı
Metropolitan Museum of Art (Public Domain)

Sonuç

Bu kısım, Rüstem'in öldürüldüğü, ancak ölmeden evvel daha büyük bir çağın geleceğini tahmin ettiği ve istikbal için ümitlendiği büyük bir muharebeyle kapanır. Üçüncü devre, Sasanilerin hikayesini ve Müslüman Arapların işgalci kuvvetlerine karşı mücadelelerini anlatmadan önce Arşaklılardan (Part İmparatorluğu) kısaca bahsederek başlar.

Firdevsi'nin hadiseler kronolojisi ve imparatorluk tarihi doğrudur, ancak bilim insanları Sasanilerin ve Müslüman Arapların tasvirinin romantikleştirildiğini, birinin İran ile aynı çizgide, diğerinin de Kahramanlık Çağı'ndan Turan şeklinde tasvir edildiğini ifade etmişlerdir. Nihayetinde Sasaniler yenilir ve Firdevsi hikâyeyi İslam dini'nin İran'a gelişi ve Hazreti Ömer'e atıfta bulunarak “Bundan sonra Ömer devri geldi ve yeni inancı getirdiğinde tahtın yerini minber aldı” (Davis, 961) mısraıyla bitirir.

Firdevsi, yaratıcısı olarak süregelen ünü üzerine birkaç satırla şiirini sonlandırır: “Bu büyük tarihin geldim nihayetine/Ve bütün topraklar dolacak benim konuşmamla... Ve akil ve bilge adamlar ilan edecek/Gittiğim zaman methiyelerimi ve şöhretimi” (Davis, 962). Bu kehanet, eserinin İran halkı tarafından erkenden benimsenmesiyle (13. asırda, zaten kopyalanmıştı ve şiirden alınan imajlar çeşitli yapıları tezyin etmişti) sonunda ülkenin milli destanı haline geldi.

Alman şair Goethe (1749-1832) ve İngiliz şair Edward Fitzgerald (1809-1883), ilgili eserleri vasıtasıyla Batı-Doğu Divanı (İranlı usta şair Hafız-ı Şirazi'dan ilham alan bir şiir koleksiyonu) ve Ömer Hayyam'ın Rubaiyat'ı, Batı'nın Fars edebiyatına olan alakasını uyandırdı ve Firdevsi'nin eserlerinin tercümeleri hikayeyi daha da geniş bir kitleye ulaştırdı. Tamamlanmasından bin seneden fazla bir müddet sonra, Şehname hayranlık uyandırmaya devam ediyor ve Firdevsi'nin ismi, tahmin ettiği üzere, dünya edebiyatının büyük yazarlarından herhangi birisiyle eşit bir boyda duruyor.

Çevirmen Hakkında

Batuhan Aksu
Batuhan, Boğaziçi Üniversitesi'nde yüksek lisans tarih öğrencisi. Erasmus programına katılarak Manchester Üniversitesi'nde aynı bölümde okudu. Edebiyat ve felsefe okumalarından da büyük bir keyif alıyor.

Yazar Hakkında

Joshua J. Mark
Yazar Biyografisi Joshua J. Mark, Dünya Tarihi Ansiklopedisi'nin kurucu ortağı ve İçerik Direktörü'dür. Daha önce Marist College (NY) üniversitesinde tarih, felsefe, edebiyat ve yazı dersleri vermiştir. Yunanistan ve Almanya'da yaşamış ve geniş çapta seyahat etmiştir.

Bu Çalışmayı Alıntıla

APA Style

Mark, J. J. (2020, Mayıs 22). Şehname [Shahnameh]. (B. Aksu, Çevirmen). World History Encyclopedia. alınmıştır https://www.worldhistory.org/trans/tr/1-12937/sehname/

Chicago Formatı

Mark, Joshua J.. "Şehname." tarafından çevrildi Batuhan Aksu. World History Encyclopedia. Son güncelleme Mayıs 22, 2020. https://www.worldhistory.org/trans/tr/1-12937/sehname/.

MLA Formatı

Mark, Joshua J.. "Şehname." tarafından çevrildi Batuhan Aksu. World History Encyclopedia. World History Encyclopedia, 22 May 2020. İnternet. 21 Ara 2024.